Açlık Oyunları Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Açlık Oyunları Rpg

Açlık Oyunlarının büyüleyici dünyasında kendinizi bulacaksınız!
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Schwenka, Nibe.

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Nibe Schwenka




Mesaj Sayısı : 1
Şöhret Puanı : 0
Kayıt tarihi : 11/02/11

Schwenka, Nibe. Empty
MesajKonu: Schwenka, Nibe.   Schwenka, Nibe. Icon_minitimeCuma Şub. 11, 2011 2:33 am

Ad: Nibe.
Soyad: Schwenka.
Rp Yaşı: 16.
Kişisel Özellikleriniz: Suya aşık. Yüzmek ve bunun gibi diğer spor alanlarında oldukça iddialıdır. Balık en sevdiği yemektir. Özellikle de somon favorisidir. Aynı zamanda kendisini de sever. Güzelliğiyle övünmeyi sever.

Örnek Rp:
Kampın havası beni git gide boğmaya başlamıştı. Buna şaşırıyordum çünkü gerçekten mükemmel bir yerdi kamp ve birinin isteyeceği her şey vardı. Tek bir şey dışında. Tek bir prüz kampı belki de çekilmez hale getiriyordu: Annem. Onu özlemiştim. Beni yıllardır korumak için, bir melez olduğumu düşmanlara sezdirmemek için binbir çile çeken zavallı annemi çok özlemiştim. Elbette ki o, çektiklerini bana çaktırmamıştı. Hatta ona üzülüp de kendime bir şey yapmayayım diye beni sevmiyor muamelesi yapmıştı. Elbette ki ben bunları daha sonradan kampta öğrendim. Yaşadıklarım dolayısıyla kendime zarar vermeye eğilimliydim ve o benim sarsılmamı minimuma indirmek için bana değer vermiyor gibi görünüyordu. Bu yüzden onu görmezsem asla bu özlemi gideremezdim. Onu görmem yasaktı ancak bunu umursayacak değildim elbette. O benim her şeyimdi ve görüp de iyi olduğuna emin olmadan yerimde duramazdım. Aniden beynimde bir şimşek çaktı. Kamptan kaçacaktım. Oldukça kısa bir süre olacaktı bu, ve böylece canavarlar veya adları her neyse peşime düşmeyecekti. En azından teorim bu yöndeydi. Kulağa da mantıklı geliyordu ve uygulamak için can atıyordum. Aceleyle klübemdeki odama gittim. Aceleciydim, ancak bir o kadar da dikkatli ve sessiz olmaya özen gösteriyordum. Çünkü eğer herhangi biri duyarsa başım belaya girebilirdi. Kardeşlerimin de görmemesi için özen gösterdim. Onların da başını bir şekilde belaya sokmak istemiyordum.

Sırt çantama aceleyle bir iki parça eşya tıkıştırdım. Telefonumu da unutmadan hemen çantaya attım. Ayrıca kılıca dönüşebilen kolyemi de boynuma takmayı ihmal etmedim. Artık anneme gitmek için hazırdım. Çantamı sırtıma takıp sessizce giderken bir sesle irkildim. "Nereye gittiğini sanıyorsun, Hades kızı?" Başımı çevirdiğimde karşımda her zamanki kendini bir şey sanan duruşuyla Hermes kızı Carmelita'yı gördüm. Belki ben kampa geldiğimden beri birbirimizden nefret ediyorduk. Sebebini bilmiyordum, ancak bana dalaştığı için cezaların en büyüğünü hak ediyordu. Beni korkutmuştu ve bu onun için hiç iyi değildi. Yüzümde sinirli bir gülümsemeyle ona doğru yürümeye başladım. Bir yandan da konuşuyordum. "Geziye çıkıyorum, bir sorunun mu var?" Aramızda beş mesafe kala kolyemi çekiştirdim ve kılıca dönüştürdüm. Elimde bir tur çevirdikten sonra onu Carmelita'nın boynuna doğrulttum. Nefes alıp verişleri hızlanmıştı. Bense yeni başlıyordum. Cevap vermemesi beni iyice kızdırıyordu. "Sana bir soru sordum, Hermes kızı." Sesimdeki öfke ve kararlılığı algılamış olacak ki kafasını evet anlamında salladı ve ben kılıcımı ondan çekince kaçtı. Bana inanmamış olsa bile bu korkuyla kimseye gittiğimi söylemeye cesaret edemezdi.

Fazla oyalanmadan kılıcımı tekrar kolyeye çevirerek boynuma taktım ve hızla yol aldım. Bir süre yürüdükten sonra otobüs gördüm ve hemen bindim. Otobüs giderken yanıma aldığım cep telefonundan annemin numarasını çevirdim. Gelen ses yumuşacık ve sevgi doluydu, annemin sesiydi. "Alo?" Bir süre cevap verecek cesareti kendimde bulamadım. Kendimi biraz toparladım, ve ardından cevap verdim. "Anne, benim Ivana." Ardından uzun bir sessizlik. Annemin hıçkırıklarını duyuyordum; ancak tepki vermiyor, veremiyordum. İkimiz de upuzun sessizliği bozacak bir adım atmıyorduk. Buna cesaretim yoktu. Ancak annem cesareti bulmuş olacak ki titreyen bir sesle konuştu. "Nerdesin?" Cevabım gecikmedi. "Otobüsteyim, yanına geliyorum. Seni çok özledim." Tekrar uzun bir sessizlik. Bu seferki bana sanki bir ömür gibi gelmişti. Annem kendini biraz toparlamış olacak ki kararlı bir sesle cevap verdi. "İlk durakta in, orada olacağım."

İlk durak ne kadar uzaklıktaydı en ufak bir fikrim yoktu. Ne zaman ineceğimi kestiremiyordum bu yüzden. Benimle birlikte binmiş, şu anda gazetesini okumakla meşgul bir adam gördüm. Yanına gittim ve sordum. "İlk durağa ne zaman varırız?" Adam gazetesini indirdi ve gözlerini benden bir dakika bile ayırmadı. Uzun uzun nefes aldı ve ardından saatine bakıp buz gibi bir sesle cevap verdi. "On dakika sonra." Sessizce teşekkür ettim ve adamdan uzak bir yere oturdum. Nedense beni hoşnut etmeyen bir şeyler seziyordum. Beni korkutuyordu ve normal değil gibiydi. Ya da ben fazla büyütüyordum. Yapım gereği paranoyaktım ve bu tür şeyleri çok kafaya takardım. Bu yüzden yaşadıklarımı fazla büyütmemeye çalıştım. Zaten bir süre sonra ilk durağa varmıştık. İndiğim anda gözleri şişmiş bir şekilde beni bekleyen annemi gördüm. Nerede olduğumuzu bir an unutarak koştum ve boynuna sarıldım. O da sarılmakla sarılmamak arasında ikilemde kalmıştı, belli. Ancak daha sonra annelik yönü baskın geldi ve bana sımsıkı sarıldı.

Bir süre oturup konuştuk. Bana her şeyi anlattı. Belli ki o da beni çok özlemişti. Ancak bir süre sonra bütün neşem kaçtı. Otobüsteki gazeteli adam iki masa ötede oturuyordu ve ikide bir gazetesini indirip bize bakıyordu. Panik olmuştum ve annem de bunu farketmişti. Yumuşacık bir sesle sordu. "Ne oldu kızım?" Kimseye farkettirmeden anneme doğru biraz yaklaştım ve fısıldayarak konuştum. "Şuradaki adam, sanki beni izliyor gibi." Benim paranoyaklığımı bildiği için gülüp geçecek sandım ancak ciddi bir ifadeyle gösterdiğim yöne baktı. Yüzü onun da bozulmuştu. Hemen ayapa kalktı ve beni de kolumdan tutup kaldırdı. Ben daha ne oldu bile diyemeden endişeli bir sesle konuştu. "Buraya gelmen en başından beri hataydı. Niye izin verdim ki sanki? Seni izleyeceklerini tahmin etmeliydim." Oldukça endişeliydi ve etrafta dolanıp duruyordu. En sonunda dayanamayarak sordum. "Bu adam kim? Neler olu..." Annem beni panikle susturdu. Hemen ardından sessizce cevap verdi. "Sen özelsin Ivana, kamptan çıkmamalıydın, burada güvende değilsin." Ben başka bir şey diyemeden annem beni hızlıca kolumdan çekerek otobüse geri götürdü.

Daha özlem giderememiştik, bu kadar çabuk gitmek istemiyordum. Ancak annemin paniğini gördüğüm için buna engel olamıyordum. Ben ne dersem diyim vazgeçmeyecekti. Otobüse bindim. Tam ilerleyecektim ki annemi o adamın çekiştirdiğini gördüm. Buna seyirci kalamazdım, kalmayacaktım da. Hemen kolyemi kılıca dönüştürdüm ve adama doğru savurdum. Afallamıştı ve annemi bıraktı. Onu hemen arkama doğru ittirdim ve adama doğru bağırarak konuştum. "Ne olduğunu bilmiyorum ancak sorunun benle, annemle değil. Onu rahat bırak." Hay hay dercesine başını salladı ve kılıcını çıkardı. Etrafta tek tük insan vardı, kimse zarar görmeyecekti. Bu yüzden bütün becerilerimi gösterebilirdim. Kılıcımı ona doğru şiddetle savurdum. Ancak o çekildi ve boşa savurmuş oldum. Hemen ardından kılıcını bana doğru indirmeye çalıştı. Son anda kılıcımla onu engelledim. Son hamle beni cidden korkutmuştu. Ancak bunu belli etmedim. Birbirimize üstün gelmeye çalışırken dizimle sertçe karnına geçirdim. Hemen ardından yere düşer gibi oldu. Onu bozguna uğratmıştım işte. Bu aradığım fırsattı. Hızla kafasına bir tekme attım ve onu iyice yere düşürdüm.

Hemen ardından annemin eli kolumu kavradı. Nefes nefese bana kılıcımı kolyeye dönüştürmemi söylüyordu. Dediğini yaptım. Hemen ardından beni aceleyle otobüse bindirdi. Kapılar kapandı ve ben el sallamak için anneme doğru baktım. Ancak onu göremedim. Ya kaçmıştı ya da... Diğer ihtimali aklıma getirmek istemiyordum. Gözlerimle onu ararken otobüs hareket etti ve ben kampın yolunu tuttum. Asla yakalanmadığından emindim. Çünkü bana sert durmayı, dayanıklılığı o öğretmişti.

Ivana Sistine adlı karakterle, benim tarafımdan yapılmış bir rp'dir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Schwenka, Nibe.
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Açlık Oyunları Rpg :: Başvuru Ve Bilgilendirme :: Rütbe Onaylatma-
Buraya geçin: